Kaleme aldığım mevzu insanoğlunu dünden bugüne ve kıyamete kadar meşgul edecek, hayatın varlığı ile kâinatın yaratılış gayesi sorusuna cevap niteliğindedir. ; Tarih bize şunu göstermektedir ki, hayatın aslı ve insanın varlığı imandır. ; Kişinin mutlu ve mesut olması, manevi ızdıraptan kurtulması için inanması şarttır. ; Bu gerçek fert ile kayıtlı kalmayıp, bilakis bir toplumun istikrarı ve dayanışması için şarttır. ; Tarihten günümüze hiçbir toplum bir şeye iman etmeden var olmamıştır. ; Toplumların inançları, fikirleri, yaşam tarzları ayrı ve farklı olsa da mutlaka belli bir şeye iman etmişlerdir. ; Filozoflardan biri şöyle demiştir: “Felsefesiz, bilimsiz ve sanatsız toplumlar gördüm ve görülmüştür. ; Ama dinsiz bir toplum kesinlikle görülmemiştir.” Eski bir Yunan tarihçi şöyle der: “Tarihte kalesiz, okulsuz ve saraysız şehirler bulunmuştur ama mabetsiz şehir bulunmamıştır.” İlk beşerden itibaren insanoğlu iki sorunun cevabını aramıştır. ; İlk soru: “Hayatın yüce gayesi nedir? Neden hayata geldik? Bu hayatta hangi yaşam şeklini benimseyeceğiz? Sonumuz neresi olacak? Kısacası ‘Hayat’ kavramının tarifi nedir?” İkinci soru: “Hakikat nedir? Hak ve hakikat var mıdır? Hakikat neleri kapsıyor? Hakikat kavramının tarifi nedir?”;
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!
Ürün hakkında henüz soru sorulmamış.